Melike Baysal açıklamasında ''şüphesiz insanlığın hiç hazır olmadığı, gerçekliğine inanmakta zorluk çektiğimiz, hatta bir filmin içinde olduğumuzu hissettiğimiz zamanlardan geçiyoruz. Bir yandan izole olmaya çalışırken bir yandan yaşamla bağımızı koparmamaya çalışıyoruz. Rutin olan her şey bir anda yabancılaştı hayatımıza… Ve biz bu yeni duruma eski alışkanlıklarımızı değiştirerek adapte olmaya çalışıyoruz.
Bunlardan biri de evcil hayvanlarımızla yaşam…
Ülkemizde zaten yerleşik bir kültür değilken, bir anda ‘’zoonoz’’ denen bir hastalık ortaya çıktı ve evcil hayvanlarla yaşamımızı paylaşmak bazılarımız için soru işareti haline geldi…
Bursa Veteriner Hekimler Odası olarak, pandeminin ilk günlerinde bir açıklama yapmıştık, hala güncelliğini koruyan bir açıklama olduğunu da şimdi görüyoruz. Ancak, o kadar telefon ve mesaj alıyoruz ki yeniden açıklama yapma gereği duyduk.
Şu anda, tüm veteriner hekim muayenehaneleri açık. Acil vakalar ve kuduz aşılaması dışında hasta almamaya çalışılıyor, hasta sahipleri muayenehanelere ya da muayene odalarına girmiyorlar. Yardımcı sağlık personel sayısı azaltıldı dönüşümlü çalışılarak çalışma saatleri esnetildi. Bu şekilde hem hekimler, hem çalışanlar hem de hasta sahipleri korunmaya çalışılıyor.
Önce şunu belirtmeliyim ki, veteriner hekimlerin şu an sahadan çekilmesi pek mümkün görünmüyor. Zira, veteriner hekimlik uygulamaları hem hayvan sağlığını, hem zoonozlar nedeniyle halk sağlığını ilgilendirir. Veteriner hekim müdahalesi kesildiği anda hem hayvanlar hak ettikleri sağlık hizmetinden mahrum kalırlar hem de daha farklı zoonozların ortaya çıkması söz konusu olabilir.
Bu alanlar da sadece hayvanların tedavisi ile ilgilenen kiniklerle sınırlı değildir. Veteriner hekimler hayvansal gıdanın üretildiği gıda işletmelerinde ve çevre sağlığının korunmasında kullanılan biyosidal ürünlerin planlanmasında halk sağlığı alanında çalışmaktadırlar. Bütün bu alanlar, veteriner hekim yetki ve kontrolünde olduğu için veteriner hekimlerin çalışma koşulları hem Tarım ve Orman Bakanlığı hem de Sağlık Bakanlığı tarafından düzenlenmeli ve valiliklere de bilgi verilmelidir.
Veteriner hekimler, evcil hayvanlar (kediler, köpekler, çiftlik hayvanları, atlar, kanatlılar, domuzlar gibi…) nedeniyle viral hastalıklar konusunda deneyimlidir. COVİD-19’da olduğu gibi, evcil hayvanlar arasında da mutasyonla bir anda salgın haline gelebilir, türler arasında çok kolay bulaşır ve veteriner hekimler ilk olarak hayvan hareketlerini sınırlar, yani karantina tedbiri alır. Bu viral hastalığın yayılımını azaltır ve tedaviyi hızlandırır. Corona kedi, köpek, kanatlı ve buzağılarda çok sık rastlanan bir virüstür, ancak şunu çok iyi biliyoruz, şu ana kadar sadece türler arası bulaşım söz konusudur…
İşte bu bilgilerden hareketle, bugün tüm dünyayı sarsan COVİD-19 etkenli bu viral salgında evcil hayvanlardan insanlara bulaşmanın söz konusu olmadığını biliyoruz. Bugüne kadar bildirilmiş bir vaka yok. Çin’de Pomerian ırkı bir köpeğin COVİD 19 pozitif olduğu iddia edilse de, sonuçları negatif çıkan ve karantina sürecinden de temiz çıkan bu köpeğin 17 yaşında ölmesi muhtemel ki yaşlılıktandır. Yine Çin’de bir Alman Çoban köpeği nin COVİD 19 olduğu düşünülmüş, ancak köpekte herhangi bir hastalık belirtisi görülmemiş, evde yaşayan diğer köpekte de herhangi bir hastalık belirtisi görülmemiştir . Bugüne kadar geçen sürede gördüğümüz şu ki, COVİD 19 insanlar arasında hızlı bir bulaşıma sahiptir ve evcil hayvanlar bu sürecin dışındadır.
Mekanik olarak bulaşma söz konusu olabilir ki bunu da engellemek kolaylıkla mümkün olacaktır. Zira, koronadan korunmanın en güvenli yollarından biri elleri sık sık sabunla yıkamak, bu şartlarda bu mekanik taşınmanın da önüne geçilmiş olacaktır. Dolayısıyla, herhangi bir hayvana dokunduktan sonra, tıpkı diğer herşeye ve insanlara dokunduktan sonra yaptığımız gibi ellerin sabunla yıkanması gerekmektedir. Evcil hayvanlar şu anda hayatımız için risk faktörü değildir. Aksine sık sık farklı etkenlerle karşılaştığı için, evcil hayvan sahiplerinin bağışıklık sisteminin daha aktif olacağını söylemek çok da yanlış olmayacaktır… Elbette bağışıklık sisteminin güçlü olmasının başka faktörlerle de ilişkili olduğunu mutlaka belirtmeliyiz. Özellikle iyi beslenmek, iyi uyumak ve stresten uzak kalmak bağışıklığı güçlendirecektir.
Ve bağışıklığı güçlendiren en özel durumlardan biri mutluluk hormonlarıdır. Başka bir canlıya yardım etmenin insanda olumlu duygular yarattığı artık artık bilimin de onayladığı bir süreç. Ve bizler, kendimizi izole etmeye çalıştığımız bugünlerde iyice kimsesiz kalacak sahipsiz hayvanlara destek olarak stresin ve sosyal izolasyonun yarattığı olumsuz etkileri azaltabiliriz. Diğer insanlarla sosyal mesafemizi koruyarak, hijyene dikkat ederek, çevre sağlığını da gözeterek beslenme odakları oluşturabilir, sahipsiz canlara gıda desteği sağlayabiliriz. Eve dönüşte kişisel temizliğe dikkat edilmeli, mutlaka sabun ile el ve vücut hijyeni sağlanmalıdır.
Bursa Veteriner Hekimleri Odası olarak en kısa zamanda, tüm dünyada ve ülkemizde normalleşmeyi, sağlıklı günlere geri dönmeyi umuyoruz'' dedi.