Bunun yakın tarihe dayanan siyasi nedenleri de var, sosyolojik nedenleri de.
Ben bu yazıda anadili bilip bilmeme meselesi üzerinde durmayacağım. O konuda daha önce yazmıştım. Tekrar olur.
'' Dil meselesi ''ni sık sık gündeme getiren iki zümre bulunmaktadır.
*** Birincisi, gerçekten iyi niyetle ve haklı olarak, dilin halkların, kültürün yaşamı ve devamlılığındaki önemini vurgulayarak bizleri öğrenmeye teşvik eden ve bilinçlendirmeye çalışanlar. Bu zümreye çok iyi kulak vermek gerekir. Her zaman da büyük saygı duyarız.
*** İkincisi ise, hasbel kader dilimizi biliyor olmanın verdiği anlamsız bir gururla size karşı üstünlük taslamaya çalışan, bildiği dili hayra kullanmayıp bilmekle kalanlardır. Onlara da minnettarız, en azından dilin korunmasına katkıda bulunurlar. Bir de az bilenlerin veya öğrenmeye çalışanların hevesini kırmasalar....
Unutmadan şunu da yazayım; '' Konuşma ve işitme engelli olsak bile, çağımız olanakları ve tekonojjisiyle halkımıza, kültürümüze çok da faydalı olabiliriz. Bu yüzden dilimizi bilmiyor olmak bizi yıldırmamalı. ''
Ben anadil konusunda çok ümitsiz olanlardan değilim. Dilimizi / Dillerimizi konuşanlarımız, konuşacaklarımız, öğrenenlerimiz, öğretenlerimiz, Anavatan'daki soydaşlarımız var. Ama dil bilmek kadar önemli ya da bilmemek kadar vahim başka bir meselemiz var benim bu yazının anafikri olarak dile getirmek istediğim. O da şu;
'' Evet Türkiye'de yaşıyoruz. Doğru, bu ülkede dilimizi bilenlerimiz bilmeyenlerimiz var. Fakat unutmayalım ki anadilimiz olmasa da gayet güzel konuştuğumuz ortak bir dil de var. Bu ortak dili halkımızın hayrına, geleceğine, birlik ve beraberliğine, müşterek hedeflere yönelik kullanamıyor olmak, hatta ayrışma, çatışma, kavga, nifak amaçlı kullanmak, hepimiz için ciddi bir sorun ve tehlikedir. Kullanmayı bilmedikten sonra anadilimizi bilmişiz, başka dil bilmişiz ne fayda ? Bu sorun ve tehlikenin temelinde de aslında dil değil, niyet, özbenlik problemleri, iletişimsizlik, istismar, okumamak, düşünmemek, sormamak, anlamamak, öğrenmemek, paylaşmamak ve yaşamamak yatmaktadır.
Bildiğimiz dili halkımız için kullanabilmek dileğiyle.
