‘Kapalıçarşı esnafı zorda, Destek Şart’
500 yıla aşkın süredir ticaretin merkezi olan Kapalıçarşı'nın, Kovid-19 sürecinde büyük yaralar aldığı belirten Araştırmacı yazar Hüseyin Demir,’ Kapalıçarşı’da bugün 1000’den fazla kuyumcu dükkânı bulunmakta ve sektör olarak müşterilerin görüp denemesi gereken bir işgaliye alanı olmasından dolayı, Kapalıçarşı esnaflarından, koronavürüs sürecinde en büyük yarayı alanlardan biri, şüphesiz ki kuyumcu esnafı olmuştur. Normal süreçte ülkenin döviz girdisine büyük katkılar sağlayan Kapalıçarşı’nın koronavürüs sürecinde yaşadığı kayıplar ülkenin kaybı olarak görülmeli ve gerekli ileştirme adımlarının atılması, ülke adına yararlar barındırmaktadır. Kapalıçarşı esnafı’nın hitap ettiği ana müşteri potansiyelinin turizm odaklı müşteriler olmasından dolayı, bu süreçte büyük yaralar almasına neden olmuştur. Kapalıçarşı esnafının kira ve diğer sair giderlerinin yüksek olması, koronavürüs sürecinde edilen zararın boyutlarını daha artırmıştır. Yaklaşık 25 bin civarında insanımızın ekmek kapısı olması bakımından da Kapalıçarşı özel ilgiyi ve desteği hak eden bir konumda olması gerekir. Kapalıçarşı’da gündelik çalışan insanlarımızın da durumu gözetilerek gerekli destek adımları ilgili bakanlık, belediyeler ve diğer kuruluşlar tarafından ivedilikle yapılmasının gerekli ve ülke adına faydalar barındırmaktadır ’dedi.
‘Kapalıçarşı'nın potansiyelini artıracak adımların atılması, Türkiye'ye büyük yararlar sağlayacak’
Kapalıçarşı'nın potansiyelini artırmaya yönelik adımların atılması gerektiğinin altını çizen Araştırmacı yazar Hüseyin Demir,’ İstanbul’a gelen her turistin uğrak yeri ve alış-verişte bulunduğu ticaret merkezi konumunda olan ve turiste hitap eden her türlü giyim ve bilhassa hediyelik eşya, örme sanatları, antika eşyalar, besin, giyim, dokuma, her türlü ev eşyası alanındaki endüstri kuruluşları, madeni eşya, plastik, lastik eşyalar, perde ve perde rayı, yumak, makarna, bisküvi, şekerleme, çikolata, tekstil, mensucat sanayi, örme, dokuma konfeksiyon atölyeleri, çanta, bavul, kemer, çorap, iç çamaşırı, kuyumculuk, dökümcülük, kitapçılık gibi daha binlerce sektörün 500 yıldan beri en büyük varlık alanı Kapalıçarşı, Sultanahmet ve Laleli’deki dükkanların var olan potansiyelini günümüz ticaret hayatına ayak uyduracak şekilde, potansiyel artırımı için gerekli adımların atılması ,ülkemize büyük yararlar getirecektir. ’dedi.
‘Kapalıçarşı'nın Restorasyonu için Elbirliği Şart’
Fatih Sultan Mehmet’in, Ayasofya-i Kebir Camisine gelir getirmesi ve gelen gelirler ile sürekli ihtiyaçlarının karşılanması amacı ile yaptırdığı Kapalıçarşı'nın restorasyona ihtiyacının olduğuna dikkat çeken Yüksek Mimar Hüseyin Demir, ’Kapalıçarşı'nın bugün ki halinin ,Fatih Sultan Mehmet'ten sonra asıl büyük çarşı’nın Kanuni Sultan Süleyman tarafından ahşap olarak inşa ettirilmesiyle bugünlere 8 ana kapısı, 61 sokağı, 4.400 dükkânı, 2195 atölyesi, 18 çeşmesi, 2 bedesteni, 40 hanı, 2200 han odası, 12 mesciti, 12 deposu, 1 okulu, 1 hamamı, 19 adet tulumba kuyusu bulunan ve 31.000 metrekareye yayılmış dünyanın ilk Avm’si olarak gelmiştir. Kapalıçarşı’nın yaklaşık 500 yıldır ayakta durmasının getirmiş olduğu yıpranmışlığın ve uzun bir süre onarım görmeden ve yenilenmeden başarılı bir şekilde faaliyetlerini sürdürmesi mümkün olamayacağı için restorasyona ihtiyacı olduğu aşikardır. Restorasyon yapılabilmesi için elbirliği şart olduğu bir alan olmasından dolayı, sürekli ertelenme ve kaderine terk edilme tehlikesi ile Karşı karşıyadır. Kapalıçarşı’nın, restorasyonu geniş kapsamlı olmalı ve Kapalıçarşı'nın potansiyelini artıracak çevresinde toplantı, gösteri, sergi, sinema vb. gibi insanların uzun süreli kalışlarına imkân verecek yapılar dahil edilerek, restorasyon çalışmalarının yapılmasının büyük faydalar getirecektir. Restorasyonun başarılı bir şekilde tarihi yapısını, nostaljik görüntüsünü ve doğasını kaybetmeden yapılmasının çok büyük bir önemi var, bundan ötürü Kapalıçarşı'nın restorasyonu için elbirliği şarttır. ’dedi.