MHP'nin cumhurbaşkanı seçim çalışmaları için Sincan İlçe Başkanlığı ziyaretine Ankara Milletvekili Zuhal Topçu'nun yanı sıra eski Sağlık Bakanı Osman Durmuş, eski Ankara Milletvekili Abdurrahman Küçük ve Ankara İl Başkan Yardımcısı Bülent Varal katıldı.
Açıklamalarda bulunan Zuhal Topcu, 17-25 Aralık yolsuzluk soruşturması sürecine değinerek, şunları ifade etti:
"Bu olay da özellikle başbakanın kendisine kadar, çoluğuna, çocuğuna kadar, 4 bakan ve onların çocukları ve birde İran’dan gelen ne olduğu belirsiz bir gençle gözaltına alma olayı vardı. İşte bu gözaltına alma olaylarında suçsuz bir insan ne yapacaktı. Hele bu devleti 12 yıldır yöneten başbakan ve bakanlarsa ne yapacaklardı? Benim alnım ak gelsinler ben Türk yargısına güveniyorum deyip yargılama sonucunu beklemesi gerekirken, bunu deme yerine o bakan çocuklarını tutuklayan, o İranlı çocuğu tutuklayan polisleri bir bir tutuklattı. Demek ki şimdiye kadar yapılan bütün işte o, Ergenekon’dur, Balyoz’dur, bir sürü olaylarda yapılan işlemlerde görüldüğü gibi sayın başbakanın da parmağı var.”
"Eğer şimdi bir suçlu var ise dünden beri 90 kişi içeri alındı bunun suç ortağı kimdir? Sayın başbakandır" diyen MHP milletvekili, “Öyle biz safmışız, bizi kandırmışlar ifadesi ile bundan kurtuluşu yok. 70 milyon Türk milletine mensup bir sürü insan var. Bu milletin, ülkenin ilkeleriyle aşkıyla yaşayan bir sürü insan var. Demek ki bu, her ne kadar bunlar iftiradır komplodur dese de, basına yansıyan oğlu Bilal’le yaptığı telefon görüşmeleri var. Niye başka telefon görüşmeleri yansımıyor da bu yansıyor. Birde sesi kısık konuşursa başka kimse duymayacak. Psikolojisi içinde çocuğuyla konuşurken sıfırladın mı diyor. Yazık çocuk da anlamıyor neyi sıfırladım diye. Peki sizler böyle bir konuşma yapıyor musunuz? Allah bu millete haram para yedirmesin ben kimsenin böyle bir mübarek günde şu sıcak günde kimsenin haram para yedireceğini düşünmüyorum. Bunlardan dolayı başbakanın cumhurbaşkanlığı makamına çıkmaması lazım.” diye konuştu.
“ARTIK YÜREKLERDEN BAYRAKLAR İNİYOR VE KİMSENİN GIKI ÇIKMIYOR”
"Bu ülkenin temel değerleri var. Bu Türk milletinin dirliği de kolay oluşmadı. 1000 yılda oluştu. Hep birlikte ağladık, acılarımızı paylaştık, çocuklarımız olduğunda onlar askere giderken sevindik. İşte böyle değerlerimiz var." ifadelerini kullanan Topçu şöyle devam etti: “İşte bu değerleri Türk’üyle Kürt’üyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle oluşturduk ve kimse de kimsenin nereden geldiğini hiç sormadı. Siz sordunuz mu hiç arkadaşlarınıza komşunuza. Bizim için bu milleti sahiplenme kültürü ve bu bayrak altında yaşamak en önemli değerdir. Bu milletin bağımsızlığının işareti olan istiklal marşını okumak en önemli değerimizdir. Her okul gününde çocuklarımıza andımızı okutmak en önemli değerimizdir. Ne diyor andımız da çocuklarımız. Türküm, doğruyum, çalışkanım. Neden kaldırıldı? Ne diyecek bu çocuklar? Arsızım, hırsızım, yolsuzum mu diyecekler. Yani kaldırılmaması için kendi çocukları diyebilir ama bizim çocuklarımızın böyle bir şey demesi mümkün değil. Bunun için ne yaptılar. Dağlarda taşlarda yazan 'Ne mutlu Türküm' yazıları kaldırıldı. Artık yüreklerden bayraklar iniyor ve kimsenin gıkı çıkmıyor. Sayın genel başkanımızın grup konuşmasında yaptığı bir ifadeyi unutmamız mümkün değildir. Hani bu bayrağımızı indiren çocuk hakkında yok mu bir vatan evladı o çocuğun alnının çatından vurabilecek. Hatırlıyor muyuz onu. İşte öyle alnının çatından vurulmadığı için sürekli olarak bayraklar inmeye başladı ve kimsede artık sahiplenmiyor. İşte bunlar bu iktidar bu değerleri ayaklar altına aldı.”
'BAŞBAKAN OLARAK CUMHURBAŞKANLIĞINA ADAY OLAMAZ DEDİK'
Topçu sözlerini, “Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığına oturmaması gerekiyor. Buna aday oldu bu adaylığı acaba adil mi. Cumhurbaşkanlığına adaylığını MHP olarak biz itiraz ettik. Niye itiraz ettik? Başbakan olarak cumhurbaşkanlığına aday olamaz dedik. Çünkü işte görüyoruz iftarlar veriyor. Bu iftarları kendi cebinden mi veriyor? Hayır Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan veriyor. Ama ne yapıyor, gittiği yerlerde ben cumhurbaşkanı adayıyım demeyi unutmuyor. Ayın 25’inde İstanbul-Ankara arasındaki hızlı trenin açılışını yapacak. Peki bu açılışı ne olarak yapacak, tabii ki başbakan olarak yapacak. TRT devletin televizyonu dün veya önceki gün Recep Tayyip Erdoğan’a haberlerde tam 1 saat zaman ayırmış. Ekmeleddin İhsanoğlu’na 1 dakika, Demirtaş’a ise hiç ayırmamış. Şimdi böyle bir adalet olur mu. Böyle bir yarış olur mu. Bir memur bile siyasete girmek isteyince istifa etmesi gerekiyorsa bir başbakan nasıl cumhurbaşkanı adayı olacakken istifa etmez. Hadi YSK öyle bir kanun hazırladı ki, başbakanın istifa etmesine gerek yok diyerek. Ama ahlaken ne yapması lazımdı istifa etmesi gerekiyordu. Bizde söyledik fakat YSK ne yaptı reddetti bunu. İşte bölücü ayrıştırıcı dil kullanan bu ülkenin temel değerlerini ayaklar altına alan birinden ne olmaz, cumhurbaşkanı olmaz. Teröristlerle tokalaşan bir insandan olmaz diyoruz” şeklinde sürdürdü.
'İHSANOĞLU, TÜRK MİLLETİNİN BÜTÜN DEĞERLERİNİ BÜNYESİNDE BULUNDURUYOR’
Ankara Milletvekili Topcu son olarak, “Peki buna karşılık MHP ne yaptı, cumhurbaşkanlığı konusunda. Genel başkanımız özellikle ortaya koyduğu formül sosyolojik olarak ayakları yere basan bir yeri var. Sayın genel başkanımız çatı aday formülünü ortaya attı ve burada fedakarlık da yaptı aslında. Böyle bir çatı aday formülüyle diğer partilerle görüşme sonucunda onlarında kabulüyle ile sayın Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu çatı aday olarak gösterildi. Peki neden Ekmeleddin İhsanoğlu diye bakmamız lazım. Neden o makama oturması lazım. Çünkü önce baktığımızda Türkiye’ye yıllardır özellikle uluslar arası camiada hizmet eden bir insan. Baktığımızda milliyetçi ve muhafazakar mı evet, milliyetçi ve muhafazakar mı evet, bütün değerleri Türk milletinin bütün değerlerini bünyesinde bulunduruyor mu, evet, bulunduruyor. Çalma çırpması var mı, gizli bir şeyi var mı, yok. Olsaydı çoktan bulmuşlardı. Bakıyoruz abdestinde namazında mı, evet. Aile hayatına bakıyoruz her şeyiyle dört dörtlük bir insanla karşı karşıyayız. Milliyetçi Hareket Partisi 16 Hazirandan itibaren sahada ve bütün hızıyla sayın Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek için alanlarda çalışıyor ve çalışmaya devam edecektir.” düşüncesini aktardı.